İlk sonuçlara göre, Moldova’da yapılan bir referandumda seçmenlerin yüzde 57’si Avrupa Birliği’ne olası bir katılıma karşı oy kullandı. Ölçüm, oyların yüzde 23’ü sayıldıktan sonra yapıldı.

Moldova, Pazar günü hem başkanlık seçimlerini hem de Avrupa Birliği’ne katılımı mümkün kılmayı amaçlayan çok tartışılan bir referandumu gerçekleştirdi. Yerel saatle Pazar günü 21.00’e kadar süren oy verme barışçıl bir şekilde gerçekleşti.

Batı yanlısı Başkan Maia Sandu, seçimlerde ikinci bir dönem kazanmayı umuyor. Oyların yüzde 34’ü sayıldığında, başlıca rakibi olan Rusya yanlısı Sosyalist Parti lideri Alexandr Stolianoglo’ya karşı küçük bir farkla öndeydi: yüzde 35’e karşı yüzde 29.

Başkan adaylarından hiçbiri oyların yüzde 50’sini alamazsa, 3 Kasım’da ikinci tur yapılacak.

Sandu’nun liderliğinde Moldova, son yıllarda giderek Avrupa’ya yönelen bir rota izlemeye başladı. Doğu Avrupa ülkesi, Haziran 2022’den beri Avrupa Birliği’ne aday üye. AB üyeliği hakkındaki referandum, katılımı mümkün kılmak için önemli bir adım olarak kabul ediliyor.

Rusya’nın müdahalesi

Sandu’nun politikası, hem Moldova yetkilileri hem de Batılı ülkeler tarafından seçimlere müdahale etmekle suçlanan Rusya’nın canını sıkıyor. Cuma günü Avrupa Komisyonu, çeşitli araçların kullanıldığı Rusya’nın Moldova’ya “acımasız ve saldırgan müdahalesini” kınadı.

Çevrimiçi dezenformasyon kampanyalarının yanı sıra, pro-Rus başkan adaylarına oy vermek için insanlar rüşvet alıyor. Bu durum, Moldova gazetesi Ziarul de Garda‘nın yaptığı gizli bir araştırmada da ortaya çıktı. Gazete, insanların oyları karşılığında para aldıklarını filme aldı.

Başkan Maia Sandu Pazar gecesi geç saatlerde, Moldova’nın başkanlık seçimlerine ve AB referandumuna “eşi benzeri görülmemiş” bir saldırıya maruz kaldığını ve suç örgütlerinin seçimleri baltalamak için 300.000’e kadar oy satın almaya çalıştığını söyledi.

Ekibi tarafından dağıtılan yazılı bir açıklamada, “Nihai sonuçları bekliyoruz ve kararlı kararlarla yanıt vereceğiz” dedi.

Moldova, Soğuk Savaş’ın sona ermesinden bu yana çeşitli nüfus ve dil grupları arasında büyük gerilimler yaşıyor. 1990’da Rusya yanlısı Transdinyester mini devleti ayrıldı. Hemen hemen hiçbir ülke tarafından tanınmayan bağımsızlığı, Rus birlikleri koruyor.